Biri güzide Anadolu'nun mümbit bir vilayetinde gerçekleşiyor.

İki grup genç sudan dahi olmayan bir sebeble ki spiker ona vurgu yapıyor; kapışıyorlar. Şişko çocuk belinden çıkardığı bir bıçak ile karşı taraftan bir genci, GTA SanAndreas oyunundaki piskopat lavuk gibi yok etmeye çalışıyor. Diğerleri de maymunlar cehennemi tarzında bir kaosun içine düşmüş, şempanzeleri taklit edercesine vuruşuyor.

Ne yaptıklarının bilincinde değiller, aralarında hep konuşulmuş ama tecrübe edilmemiş bir şiddet sarmalının basit köleleri olma peşindeler. Bu tip gruplarda daima baskın karakter bir piçtir. Diğerleri ise bu piçin çakma karizması etrafında öylesine var olur. Nedenselliği yok. Fakirlik, dez avantajlı mahallelerde büyüme, eksik kalan yaşam parçaları veya cahillik olamaz. Öyle olsa tüm bu alanlarda büyümüş topluluklardan psikopat komünler olmalı memlekette. Farklı bir kötülük büyüyor; bu, yok etmek, korkutmak veya sindirmek üzerine. İnadına efendi, mümtaz ve ahlaklı gençler çoğunlukta ama daha sesiz olduklarından onların haberleri ortalıkta yola düşmemiş.

Bıçaklı çocuk ben “aşçılık okuyorum o yüzden taşıyorum, bize laf atılınca kontrolümü kaybettim” diyor.

Kaybetmek var olan bir şeyin yok olması, oysa onun varlığından habersiz bu şişko çocuk.

Diğer haber; Osmaniye’de depremde ailesini kaybetmiş bir genç. Darüşşafaka imtihanlarını kazanıyor ve oraya yerleşiyor. Hayali sorulduğunda “ önce uçak mühendisi olup kendi uçağımı tasarlayacağım sonra pilotluk okuyup kendi uçağımı kullanacağım” diyor. Hayal dünyasını oluşturmuş, planlamış ve yola çıkmış. Tekli düşünmüyor, çoklu hayal kurma kabiliyetine sahip. Eminim yukarıda bahsettiğim oyunu en iyi şekilde oynayıp bitirebilen de bir düzeyde.

Hayatta yaşanabilecek en büyük acıyı ve travmayı tatmış bir insan. Odak noktası çok farklı. Oturmuş kişiliği travmasını aklı ile kontrol edebilmeyi ona hediye ediyor.

Şiddet eğiliminde olan düşük özsaygı ve kendine güvenmeyen gençler bir grubun içinde aidiyeti sağlayıp mutlu olma çabasında iken bambaşka bir çukurun içine itiliyorlar. Aile içi şiddet, alkol, madde bağımlılığı, iletişimsizlik, video oyunlarının ve tv dizilerinin sapıklığı, kötü arkadaş ve onların zorbalığı derken ülkemizin gençlerini kaybediyoruz.

Mustafa Kemal “Bütün ümidim gençliktedir. Ey yükselen yeni nesil, istikbal sizindir.” Cümlesini sadece kurmadı 19 Mayıs’ı gençlere de armağan etti. İdealist bir devlet adamı olarak ülkesinin gençlerine “hedef” gösterdi ve “medeniyetin” şifrelerini yazdı, çizdi ve dikte etti.

Yolu yolumuz demeli.

Spinoza “İnsanlar ne kadar az düşünürse o kadar çok konuşurlar ve daha çok şiddete eğilim gösterirler” diyor. Gençleri düşünmeye iten bir eğitim sistemine ihtiyacımız var. Daha çok spor ve daha çok sanat konuşmalıyız. Her spor dalında ve tüm sanat dallarında olmalı gençlerimiz. Olmuyorsa mutlaka bir mesleği olmalı.

Sadece soru çözen değil, sorunları çözülen gençlerimiz; istikbalde söz sahibi olacak ve aşçılık okuyan şişko çocuk bıçağını, arkadaşında değil hünerlerinde kullanacaktır.

19 Mayıs Gençlik ve spor bayramı kutlu, Mustafa Kemal Paşa’ya da rahmet olsun.

Haydi Gençlik etkinliklerini izlemeye, bayramlarını kutlamaya. Büyükşehirin Tütün iskelesi, meydan, çiftlik caddesi ve Bulvar AVM etrafında harika etkinlikleri var. Kaçırmayalım.