Bir gün telefonunuz çalıyor. Eski bir tanıdık, bir akraba ya da yeni tanıştığınız biri. Cümleler tanıdık: “Banka hesabım bloke oldu, senin hesaba para gelecek, hemen çeker sana veririm.”
“Ne olacak ki?” diyorsunuz. Bir IBAN, bir şifre, bir ATM… Olay tamam. Ama dikkat: Kendinizi bir suçun parçası hâline getirmiş olabilirsiniz.
Dijital dolandırıcılığın arttığı günümüzde suçlular, kendi adlarına işlem yapmak yerine başkalarının banka hesaplarını paravan olarak kullanıyor. Kimi bunu bilerek ve komisyon alarak yapıyor, kimi ise sadece yardım ettiğini sanıyor.
Dijitalleşme ve finansal işlemlerin sanal ortama taşınmasıyla birlikte “banka hesabını başkasına kullandırma suçu" da ciddi bir toplumsal ve hukuksal sorun haline gelmiştir.
Özellikle ekonomik zorluk yaşayan bireyler, çeşitli vaatler karşılığında banka hesaplarını yasa dışı işler için kullandırıyor. Ancak bu durum, farkında olunmasa bile ağır cezai yaptırımlarla sonuçlanabiliyor.
Yasal Açıdan Ne Anlama Geliyor?
Banka hesabının başkasına kiralanması veya devredilmesi, Türk Ceza Kanunu ve 5549 sayılı Suç Gelirlerinin Aklanmasının Önlenmesi Hakkındaki Kanun kapsamında suç teşkil edebilir.
Hukuken, bu durum “banka hesabını kullandırma suçu” olarak değerlendirilir ve hesap sahibine sorumluluk yükler. Kişi, suçun tüm unsurlarını bilmeden hareket etmiş olsa bile taksirli sorumluluk veya yardım etme kapsamında yargılanabilir.
Peki Ne Suç İşlenmiş Oluyor?
Bu durum;
· Dolandırıcılık (TCK 157)
· Nitelikli Dolandırıcılık (TCK 158)
· Suç örgütüne yardım (TCK 220)
· Bildirim yükümlülüğünün ihlali (5549 sayılı Kanun m.15) gibi suçlarla ilişkilendirilerek cezalandırılabilir.
Hesap sahibi, paranın kaynağını bilmese bile, taksirli sorumluluk veya yardım etme kapsamında yargılanabilir.
Banka hesabını bir başkasına devretmek veya başkasının kullanımına açmak, masum bir işlem gibi görünse de eğer bu hesap suç teşkil eden faaliyetlerde kullanılıyorsa, eylem artık suç niteliği kazanır.
Özellikle son yıllarda dijital dolandırıcılıklar ve yasa dışı bahis organizasyonları bu yöntemi sıklıkla kullanmaktadır.
“Ben Sadece Yardım Ettim” Demek Yetmiyor
Uygulamada çok sayıda insan aynı gerekçeye sığınıyor: “Paranın nereden geldiğini bilmiyordum.”, “Sadece yardımcı olmak istedim.”, “Karşılığında bir şey almadım.”
Ancak Yargıtay kararları, bu savunmaları yeterli bulmuyor. Özellikle;
· Paranın kaynağını sorgulamayan,
· Düzenli olarak başkası adına para alıp çeken,
· Hesabında şüpheli hareketlere göz yuman kişiler için,
kastın varlığı karine olarak kabul ediliyor.
İyi niyetinizi ispatlamak oldukça zor. Hesabınızı kullandırarak adınızı, itibarınızı ve özgürlüğünüzü riske atmış oluyorsunuz.
Ne Yapmalı?
· Kimseye banka hesabınızı kullandırmayın.
· Gelen havalenin kaynağını mutlaka sorun.
· Yardım adı altında yapılan taleplerin suç doğurabileceğini unutmayın.
· Şüpheli işlemleri bankaya ve savcılığa bildirin.
· Böyle bir olay yaşandıysa, vakit kaybetmeden hukuki destek alın.
Unutmayın:
· Bir IBAN sizi mahkemeye sürükleyebilir.
· Bir yardım, sizi sanık yapabilir.
· İyi niyet, cezadan kurtarmaz.
Bankacılık sistemindeki tüm izler dijital olarak takip edilebilir. "Ben yapmadım" demek kolaydır; ancak banka hareketleri, kamera kayıtları ve tanık beyanları mahkemede aleyhinize delil olabilir.
Son Söz
· Banka hesabınız, kimliğiniz kadar özeldir.
· Herkese emanet edilmez, herkesle paylaşılmaz.
· Aksi hâlde sizin adınıza işlenen suçun vebalini siz taşırsınız.
· Ve bu vebal, sadece hukuk önünde değil; vicdanen de çok ağır olabilir.