Başkent Üniversitesi Adana Dr. Turgut Noyan Uygulama ve Araştırma Merkezi’nden Üroloji Uzmanı Dr. Mehmet Vehbi Kayra, prostat kanserinin erken teşhisle tamamen tedavi edilebildiğini vurgulayarak, 50 yaş üstü erkeklerin hiçbir belirti olmasa bile en az bir kez üroloji uzmanına başvurması gerektiğini söyledi.
Aile Öyküsü ve Yaş En Önemli Riskler Arasında
Dr. Kayra, prostat kanserinin en belirgin risk faktörlerinin yaş ve aile öyküsü olduğunu ifade etti:
“Babasında veya erkek kardeşinde prostat kanseri olanlar daha erken yaşta kontrole başlamalıdır. Bu kişilere 40 yaşından itibaren takip öneriyoruz.”
Tanıda PSA ve MR Görüntüleme Ön Planda
Tanı sürecinde PSA testinin ilk adım olduğunu belirten Dr. Kayra, şüpheli durumlarda prostat MR’ı ve biyopsi ile kesin tanı konulduğunu söyledi.
“Erken evrede cerrahi tedavi ile tam kür sağlanabiliyor. Ancak geç kalındığında hastalık çevre dokulara ve kemiklere yayılabiliyor” dedi.
İleri Evre Tedavilerde Kombine Yaklaşım Öne Çıkıyor
Kanserin prostat dışına yayılması durumunda hormon tedavileri, radyoterapi, kemik koruyucular ve akıllı ilaçların kombine şekilde uygulandığını belirten Dr. Kayra, “Özellikle testosteron hormonunun baskılanması, ileri evre tedavinin önemli bir parçasıdır” dedi.
Sağlıklı Yaşam Tarzı Riski Azaltıyor, Ama Tek Başına Yeterli Değil
Beslenme ve yaşam tarzının önemine de dikkat çeken Dr. Kayra, “Sebze-meyve ağırlıklı beslenme, antioksidanlar, sigaradan uzak durmak riski azaltır ancak düzenli kontrol ihmal edilmemeli. Yaş değil, ihmal risk yaratır” uyarısında bulundu.
Toplumsal Bilinç ve Erken Kontrol Hayat Kurtarır
Dr. Kayra, prostat kanserinin sessiz ilerlemesi nedeniyle düzenli kontrollerin hayati öneme sahip olduğunu vurguladı:
“Erkeklerin bu konuda bilinçlenmesi, erken teşhis için atılacak en büyük adımdır” dedi.





