İlk tiyatro deneyimimi eğitimi almak için Samsun Belediye Tiyatrosuna başvuruşumun üzerinden yıllar geçti.

Oysa ne çok arzu ediyordum. Ne çok o sahnede olmak istemiştim.

Girdim sınava, ezber yapar gibi performansımı sergiledim.

Çok iyi değildim hani. Sonra bizim Saliha Çandar’ı bile almamışlardı. Şimdi Samsun’da tiyatro denilince ilk akla gelenler arasındadır Saliha Çandar.

Ama en öncesinden söz etmek istersek elbette ki bana güvenerek sahneye atan, cesaretlendiren ve yolumu açık eden Yaşar Gündem’e ne kadar teşekkür etsem azdır.

Onun tiyatro bekası ve engin tecrübesi Samsun için bir şanstır.

Oysa bilirim ki kırgınlıklar ve üzüntüler her geçen gün artmıştır onun için. Ancak yine de perdesini hiç kapatmadı.

Bilirim o fedakarlığı çabayı ve gayreti. Samsun Sanat Tiyatrosu adı Türkiye de marka olmuştur sahneye koyduğu oyunlar ve ses getiren eserleri oyuncuları ile.

O yüzden tiyatronun bende ki yeri hala vardır ve devam etmektedir. Ve sonra elbette ki Cem Kaynar kardeşim. Sonrasında şehrimizde birçok sanata ve tiyatroya dair perde açanlar çoğaldı.

Yıllar yılı kovaladı, o ardı ardına açılan tiyatrolar bir bir perdelerini kapattı oyunlarına son verdi. Ayakta kalanlar ise gerçek tiyatro emekçileri olmuştur.

Bugün her türlü zorluk ve zahmetli bir o kadar da mali sıkıntılar içinde olmalarına karşılık perdelerini açık tutmaktadırlar.

Perdesini açık tutan diğer tiyatroları da canı gönülden yürekten kutluyor destek veriyorum. Öner Yıldırım büyüğümüm tiyatrosu da, Cumhur Hocaoğlu da bu mücadelenin içinde yer alan perdelerini açık tutma çabası içinde olan tiyatrolarımız arasındadır. Onların bu medeni cesaret ve fedakarlıklarını ayakta alkışlıyorum.

Önceden Türkiye Turnesi yapılırdı. Ya da Karadeniz, iç Anadolu, Doğu Anadolu, Güneydoğu ve 7 iklim dört mevsim karış karış şehirler dolaşılır bağlantılar kurulur sahneler alınırdı.

Şimdi turne yapmak lüks ve bir o kadar da özellikli bir aktivite haline dönüştü. Hele gişe açmak, gişeden bilet satmak hayalleri süsler sadece.

Samsun başta olmak üzere ülkemizin fedakar, cefakar yürekli tiyatrolarına, oyuncularına selam olsun. Kaybolup giden değerlerimize bir yenisi eklenmemesi için, tiyatroya ve tiyatro oyunlarına sahip çıkmak şehrimizin erdemli bir davranış olacaktır. Yaşasın Sanat! Yaşasın Tiyatro!

NOT: Tiyatro anıları ve yaşanmış gerçeklere dair Samsun’a gelen tiyatro ekiplerinin yaşadıkları ve onları hatıralarında saklayanların anlatılarını da bir sonraki yazım da değineceğim…