Son yıllarda, özellikle batılı ülkelerde obezite oranlarının artması, çikolata barları, hazır yemekler, kahvaltı gevrekleri, cipsler gibi abur cuburların (ultra işlenmiş gıdaların) sorunun yayılmasındaki ana etken olduğuna dair alarm zillerini çaldırdı.

İngiltere'deki yetişkinlerin üçte ikisi obez veya fazla kilolu; birçok kişi ise sağlıksız yiyeceklere bağımlı hale geldi. İngilizlerin günlük diyetlerinin yarısından fazlasını, kahvaltı gevrekleri, hazır yemekler, şekerlemeler, işlenmiş et ve çikolata barları gibi endüstriyel süreçlerle üretilen ürünler oluşturuyor.

ABD'deki yetişkinlerin aldıkları günlük kalorinin yüzde 58'i, çocukların ise yüzde 67'si ultra işlenmiş gıdalardan kaynaklanıyor. Bu durum, ultra işlenmiş gıdaların, küresel obezite oranlarını azaltmak için "bağımlılık yapıcı maddeler" olarak etiketlenmesi gerektiğini savunan iki ülkeden 18 bilim insanından oluşan bir ekip tarafından British Medical Journal'da belirtildi. Bu uzmanlara göre, 'abur cubur' kategorisindeki bu ürünler alkol, tütün veya kumar kadar bağımlılık yapıcı olabilir. Dolayısıyla, bu ürünlerin ek vergilendirilmesi ve özel olarak etiketlenmesi gerekiyor.

Uluslararası verilere göre, dünyada yetişkinlerin yüzde 14'ü, çocukların yüzde 12'si yemeğe bağımlı ve tüketim konusunda kontrol kaybettikleri için fazla kalori alıyorlar. Düşük lif içeren bu gıdaların içerdiği şekerler ve yağlar daha hızlı bir şekilde bağırsaklara iletiliyor ve "beyin üzerinde farklı bir etkisi" oluyor. Örneğin, fındık yemek çiğnemek ve sindirmek için bir süre alırken, şekerli fındıklı kahvaltı gevrekleri enerjiyi hemen serbest bırakır ve beyni daha hızlı etkileyebilir.

Araştırmalar, ultra işlenmiş gıdaların bağımlılık yapan nikotin ve alkolle benzer düzeyde dopamin (iyi hissettiren kimyasal) salgılayabileceğini gösteriyor. Bu ürünler, yüksek yağ, tuz ve şeker içerikleri nedeniyle kalp, kanser, tansiyon, diyabet gibi birçok ölümcül rahatsızlığa yol açabilir. Gıda uzmanları, dünya genelinde hükümetlerin gıda endüstrisiyle başa çıkmak ve ultra işlenmiş gıdaların yaygınlığını azaltmak için "cesur eyleme" ihtiyaç olduğunu belirtiyor.

Editör: İbrahim Canbulat