Liv Hospital Ankara Psikoloji Bölümü'nden Psikolog Ecem Özcan Tatlıdil, yapay zeka kullanımının bireyler üzerindeki psikolojik etkilerini değerlendirdi. Tatlıdil, özellikle son dönemlerde danışanlarının hayatlarını yapay zeka uygulamaları ile yönlendirmeye çalıştığını gözlemlediğini belirtti.
“Yapay zekanın hayatımıza katkısı elbette büyük. Ancak bu teknolojilere bağımlı hale gelmek, yaratıcılığımızı törpüleyip özgün hedeflerimizi zayıflatabilir,” dedi.
Yapay Zeka Faydaları Kadar Riskler de Taşıyor
Tatlıdil, zaman kazandıran işlevsel yönlerinin yanında, yapay zekanın bireylerin farkındalığını azaltabileceğini ve bağımlılık yaratabileceğini vurguladı. Sosyal medyada sıkça paylaşılan tiye alan videoların bile bu konuya dikkat çektiğini belirten Tatlıdil, özellikle insan ilişkileri ve kriz yönetiminde yapay zekanın yetersiz kaldığını söyledi.
Yaratıcılığın Kaybı, Algıyı ve Hayalleri de Yok Eder
Tatlıdil, yaratıcılığın azalmasının yalnızca sanatsal değil, aynı zamanda algısal, duygusal ve zihinsel gelişimi de olumsuz etkilediğini dile getirdi:
“Sorgulayan, üreten ve özgün düşünen bireyler yetiştirmeliyiz. Yapay zekayı bir yaşam felsefesi haline getirmeden, optimum düzeyde faydalanmalıyız.”
Yapay Zeka Algoritmaları Beyni Taklit Ediyor
Tatlıdil, yapay zeka algoritmalarının insan beyninin işleyişinden esinlendiğini ifade etti. Sosyal medyanın kullanıcı alışkanlıklarını analiz ettiği gibi, beynin de geçmiş deneyimler, dikkat ve yorumlama süreçleri ile çevreden gelen verileri şekillendirdiğini anlattı:
“Zihnimizdeki algoritma, kendini sürekli eğiten bir yapay zeka gibidir. Bu yüzden neye dikkat ettiğimiz, neyi tekrar ettiğimiz çok önemli.”
İnsan Psikolojisinde Uzman Desteği Şart
Tatlıdil, yapay zekanın henüz insan psikolojisinin karmaşık yapısını anlamada yetersiz kaldığını vurgulayarak, bireylerin zihinsel ve duygusal sağlığı için uzman desteğinden vazgeçmemesi gerektiğini söyledi:
“Yapay zeka destek olabilir, ancak insan psikolojisinin yerini tutamaz. Özellikle terapi ve kriz müdahalelerinde uzman desteği esastır.”




