Samsunspor’un UEFA Avrupa Ligi play-off turundaki rakibi belli oldu. Kırmızı-beyazlılar, Shakhtar Donetsk – Panathinaikos eşleşmesinin galibiyle karşılaşacak.
Peki bu iki rakipten hangisi daha zorlu? Samsunspor’un tur şansı ne kadar?
Günaydın Samsun köşe yazarı Arda Soydaş, olası rakipleri ve Samsunspor’un şansını teknik bir bakış açısıyla yorumladı.
Samsunspor’un En Sert Sınavı: Shakhtar mı, Panathinaikos mu?
Samsunspor’un UEFA Avrupa Ligi play-off turundaki rakibi belli oldu. Çekilen kuranın ardından rakibimiz Shakhtar-Panathinaikos eşleşmesinin galibi olacak. Samsunspor play-off turunu geçebilir mi? Rakipler özelinde anlatmaya çalışacağım.
Öncelikle en zor kurayı çektiğimizi söyleyeyim. Shakhtar’ı Beşiktaş eşleşmesinde yakından takip ettik. Panathinaikos da Şampiyonlar Ligi’nde Rangers’a elenerek UEFA Avrupa Ligi’ne düştü.
En sert kura, böylece çoğumuzun çok da şaşırmadığı şekilde, geldi bizi buldu. Ancak iki takım da yenilmez durmuyor. Sırasıyla inceleyelim…
Beşiktaş Shakhtar’ı Olduğundan Daha İyi Gösterdi
Shakhtar, önce Ilves’i 5-0 ve 0-0’lık sonuçlarla saf dışı bıraktı. Ardından Beşiktaş ile eşleşti ve iki maçı da kazanmasını bildiler.
Beşiktaş maçları birçok kişinin gözünü korkutmuştur ama bence Beşiktaş bu imkânı Shakhtar’a verdi. Alisson ve Kevin bu maçlarda dikkat çekti. Bence Kaua Elias ve Sudakov da oldukça yetenekli oyuncular.
Ancak takımın geri kalanında sorunlar var. Defanstan topla çıkmaya çalıştıklarında hata yapmaya çok müsait bir yapıları var. Matvienko ve Bondar da bence bu oyuna çok uygun değil. Sağ bek Konoplya baskıda hata yapma eğiliminde. Beşiktaş rövanşında da sahada yer almadı.
Ön tarafı ne kadar yetenekliyse, arka tarafı da bir o kadar sorunlu. Beşiktaş, bu sorunları ortaya çıkaracak bir oyun oynayamadı. Panathinaikos oynayacaktır. Panathinaikos’u elemeleri durumunda bize karşı favori olurlar ama elenmeyecek bir ekip olduklarını düşünmüyorum.
Panathinaikos Bize Daha Ters Gelebilir
Birçok kişi Shakhtar’ın Panathinaikos’u kesin eleyeceğini düşünüyor ama bence o tur da ortada. Hatta Panathinaikos bir adım önde bile olabilir.
Öncelikle Panathinaikos’un saha içinde rakibi düzenden çıkaracak çok oyuncusu var. Bunu zaman zaman hafif saha dışına çıkarak da yapabiliyorlar. Shakhtar’ın Brezilyalı gençlerinin sinirlerini bozabilirler. Bu bakımdan bize de ters gelebilirler.
Geçtiğimiz sezon Panathinaikos’un rakipleri ligde toplam 103 sarı kart görmüş. Bu alanda zirvedeler. Aynı şekilde en çok faul kazanan takım olmayı başarmışlar. Bu veriler, ne kadar rahatsızlık veren bir ekip olduklarını bir bakıma kanıtlıyor.
Rangers’a ilk maçta deplasmanda 2-0 kaybetmişler ve içerideki maça ciddi bir baskı ile başlamışlar. Üretimde sorun yaşasalar da rakibi bunaltmışlar. İkinci yarı gol de gelmiş. Oyunu biraz tutabilseler muhtemelen baskıyı kademeli artırabilirlerdi ama hemen gol yiyince oyundan düşmüşler.
Rangers maçlarına 4-3-3 formatında çıkmışlar. Bakasetas, Maksimovic ve Chirivella merkeziyle çıkılan maçlarda, ön bölümde Djuricic, Pellistri ve Ioannidis forma giymiş. Pellistri çok şey beklenen ama bir türlü patlamayı yapamayan bir oyuncu. Djuricic artık kariyerinin son döneminde ama takımın en yeteneklilerinden biri. Ioannidis ise gol vuruş repertuarı oldukça geniş bir golcü.
Buna karşılık hâlen ön bölümde dağınıklık göze çarpıyor. Savunma hattı da biraz problemli ama Samsunspor maçına kadar yaklaşık 20 günleri olacak ve bazı şeyleri oturtma imkânı bulacaklar.
Tahminim, Swiderski bir şekilde takıma monte edilecek ve ön taraf biraz daha hareket kazanacak. Savunmalarını kısa vadede toparlamaları zor görünüyor.
İki Takımla da Başa Baş Oynarız
Panathinaikos da Shakhtar da gelse, turun favorisi biz olmayacağız. Ancak “öldük, bittik” gibi bir durum da yok. Shakhtar’ın Beşiktaş maçlarının ürkütücü durduğunun farkındayım ama Panathinaikos maçlarında Shakhtar’ın defoları bence ortaya çıkacak.
Topla oynamayı seven Shakhtar ve topu rakibe bırakmayı seven Panathinaikos, birbirlerini yıpratan iki maç oynayacaklar. Bu maçların ardından bizim karşımıza çıkacaklar.
Çok büyük hayaller kurmadan ama aşırı umutsuzluğa da kapılmadan bu maçları bekliyoruz. Her şeyin ötesinde Yunanistan veya Polonya deplasmanı yapacağız. Sonuçları düşünmek yerine keyfini çıkaralım...
