Samsunspor’a Ne Oldu? Bir Ayda Takım Neden Çöküşe Geçti?

Çok değil daha bir ay önce Samsunspor makine gibi işliyordu, bugün ise alarm zilleri çalıyor!

Süper Lig’de önce Beşiktaş ve Alanyaspor beraberliği, ardından Galatasaray ve Başakşehir mağlubiyeti…

UEFA Konferans Ligi’nde önce Breidablik beraberliği, ardından AEK yenilgisi…

Samsunspor, son 6 resmi müsabakasından galibiyet çıkaramadı.

3 beraberlik, 3 mağlubiyet…

Beklentileri karşılamaktan uzak bir performans.

Makine düzeninde oynayan, oyunu ezberi olan Samsunspor’a son bir ayda ne oldu? Bir ayda takım neden çöküşe geçti? Samsunspor’daki bu hızlı düşüş neden kaynaklanıyor?

Düşüşün sebebi belli: yorgunluk + dar kadro + yanlış kadro planlaması

Samsunsporlu futbolcular yorgun, zihinsel olarak bıkkın.

AEK maçının ikinci yarısında ve İstanbul Başakşehir karşılaşmasında bu durum son derece net şekilde görüldü.

Coulibaly ve Sousa’nın uzun süreli sakatlıkları, diğer oyuncuların kısa süreli sakatlıkları, Celil’in hak mahrumiyeti cezası, geçen sezon katkı veren Soner Aydoğdu’nun bir türlü form tutamaması Thomas Reis’in elini kolunu bağladı.

Reis, sezon başından bu yana aynı oyuncularla oynamak zorunda kaldı.

Öyle ki henüz devre arası gelmemişken 22–23 maç oynayan futbolcu sayısı bir hayli fazla.

Bu sürdürülebilir değildi; nitekim sürmedi de.

Görünen o ki, 7 gün içinde oynanacak Mainz (Konferans Ligi), Göztepe (Süper Lig) ve Eyüp (Türkiye Kupası) maçlarının yükü de yine bu oyuncuların sırtında olacak.

***

İşler yolunda giderken görülen ancak dillendirilmeyen eksiklikler artık yüksek sesle konuşulmaya başlandı.

Samsunspor’un sezon başında kadro planlamasını kim ya da kimler yaptıysa, bu düşüşün en büyük sorumlusu da onlardır.

Bu takımın Süper Lig, Türkiye Kupası, Süper Kupa ve Avrupa Kupaları oynayacağı sezon başında belliydi.

Ancak kadro, çok kulvarda oynayacak olmanın getireceği yük hesaplanarak kurulmadı.

Samsunspor’un transferini kurgulayanlar, sayısal olarak giden oyuncuların yerine oyuncu transfer ettiler.

Ne demek istiyorum?

Halil gitti, Posiadala geldi.

Nanu gitti, Mendes geldi.

Bola gitti, Tomasson geldi.

Bennasser gitti, Makoumbou geldi.

Schindler gitti, Coulibaly geldi.

Muya gitti, Musaba geldi.

Tait gitti, Sousa geldi.

Dimata gitti, Ndiaye geldi.

Peki takım içi rekabeti artıracak hangi oyuncu alındı?

Kulübeyi güçlendirecek hangi takviye yapıldı?

Ekstradan alınan isimler yalnızca Toni Borevkovic ve Eyüp Aydın oldu.

Reis; Süper Lig için yetersizliğini çok daha önce kanıtlamış Soner Gönül, ne performans verecekleri bilinmeyen Eyüp Aydın, Tahsin Bülbül, Polat Yaldır, Okan Kocuk’u zorlamaktan uzak Albert Posiadala ve dengesiz, yetersiz Toni Borevkovic ile oynamaya mahkum edildi.

Ne kadar ekmek, o kadar köfte!

Samsunspor, ligin ikinci yarısında Süper Lig’de üst sıralar için rekabetçi olmak, UEFA Konferans Ligi’nde yoluna devam etmek, Türkiye Kupası’nda iddialı olmak istiyorsa kadrosuna direkt oynama potansiyeli olan 4–5 futbolcu dahil etmelidir.

Reçete acı ama gerçek.

Başkan Yüksel Yıldırım transfer yapmamayı ve mevcut kadroyla yola devam etmeyi tercih edebilir. O zaman da son haftalardaki saha sonuçlarının benzerlerine hazırlıklı olmalıdır.

Yıldırım, Galatasaray, Fenerbahçe ve Beşiktaş maçları öncesi ve sonrası yaptığı açıklamalarla Samsunspor’u “olumsuz gündemlerin baş aktörü” haline getirmek yerine; Süper Lig’de, Türkiye Kupası’nda ve UEFA Konferans Ligi’nde elde edilecek başarılarla kulübü “örnek kulüp” konumuna taşıyabilir.

Tercih onun.

{ "vars": { "account": "PASTE_ANALYTICS_ACCOUNT_ID" }, "triggers": { "trackPageview": { "on": "visible", "request": "pageview" } } }